Dünyada sağlık alanında sayısız başarıya imza atmış olan 102 yaşındaki Dr. Bernard Lown, yaşamının sonuna yaklaştığı yaşında bile hastalarına şifa dağıtmaya devam ediyor. Uzun yıllar boyunca sağlık biliminin öncülerinden biri olarak kabul edilen Lown, yaşamında elde ettiği deneyimleri, bilgi birikimini ve sağlıklı yaşamın sırlarını yeni nesillere aktarmak için her fırsatı değerlendirmekte. Uzun yaşamın sırlarını açıklarken, hem bilimsel hem de pratik tavsiyeleriyle dikkat çekiyor. Bu yazımızda, Lown’un sağlık ve yaşam felsefesinin temel taşlarını keşfedeceğiz.
Dr. Lown’un uzun yaşamının en önemli sırlarından birinin sağlıklı beslenme olduğunu belirtmek gerekir. Yıllar geçtikçe, doğal ve dengeli gıdaların vücuda olan katkısının farkına varan Lown, yemeklerinde genellikle organik ürünleri tercih ediyor. Bazen, ailesinin eski tariflerine sadık kalarak taze sebzeler ve meyvelerle hazırlanan yemekler yapıyor. Özellikle Akdeniz diyeti tarzı beslenmenin kalp sağlığını koruma üzerindeki etkisi, Lown’un favorileri arasında. Bunun yanında, asla işlenmiş gıdalar ve fazla şeker tüketmemek gerektiğine inanıyor.
Uzun yaşamın diğer bir anahtarı ise düzenli egzersiz yapmaktan geçiyor. Dr. Lown, her gün yürüyüş yapmanın yaşlılık döneminde bile sağlığı korumanın en etkili yollarından biri olduğunu vurguluyor. Yürüyüş sırasında doğayla iç içe olmanın ve temiz havanın önemine de değiniyor. Herkesin yaşına uygun ve zevk alacağı fiziksel aktiviteleri hayatına entegre etmesi gerektiğini düşünüyor. Bu bağlamda, yaşlı bireylerin dahi evde basit egzersizlerle vücutlarının hareketliliğini artırmaları gerektiği konusunda sık sık uyarılarda bulunuyor.
Dr. Lown, sadece fiziksel değil, zihinsel sağlığın da uzun yaşamda kritik bir rol oynadığını ifade ediyor. Yaşlanma ile birlikte zihin faaliyetlerinin yavaşlayabileceğini söyleyen Lown, bu süreçte sürekli olarak yeni şeyler öğrenmenin önemine dikkat çekiyor. Günlük hayatta kitap okumak, yeni diller öğrenmek veya hobi edinmek, zihnin aktif kalmasına yardımcı oluyor. Hedefler belirleyerek, yaşam boyu öğrenme felsefesi benimsemek ise onu hayata bağlı tutan unsurlardan biri. Ayrıca sosyal etkileşimlerin artırılmasının da zihinsel olarak dinç kalmaya katkı sağladığını belirtiyor.
İnsan psikolojisi üzerinde olumlu düşüncenin yarattığı etkinin altını çizen Dr. Lown, stresin ve olumsuz düşüncelerin sağlığı olumsuz etkilediğini söylüyor. "Gülümseme, bedensel sağlık kadar önemlidir" diyerek, insanların her zaman pozitif bir bakış açısına sahip olmalarını öneriyor. Düzenli meditasyon yapmak, insanların ruh halini dengelemeye yardımcı olurken, bu süreçte bağışıklık sisteminin güçlenmesine de katkıda bulunduğunu dile getiriyor. Lown, yaşadığı tüm zorluklar karşısında bile pozitif kalmayı ve hayatın tadını çıkarmayı başardığını ifade ediyor.
Sonuç olarak, Dr. Bernard Lown'un 102 yaşında hala aktif bir doktor olarak çalışmalarını sürdürmesi, sağlıklı yaşamın sırlarını anlamada bizlere önemli ipuçları sunuyor. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, zihinsel uyanıklık ve olumlu düşünce gibi unsurlar, uzun bir ömrün kapılarını açabilir. Bu dört sır, sadece yaşamak için değil, aynı zamanda kaliteli bir yaşam sürmek için de kritik bir önem taşıyor. Lown’un yaşam felsefesi, yalnızca yaşlılık dönemindeki bireyler için değil, genç yaşlardan itibaren herkesin dikkate alması gereken değerli tavsiyeler içeriyor. Herkes, bu sırları hayatında uygulayarak, hayat kalitesini artırabilir ve uzun bir yaşamın kapısını aralayabilir.