Türkiye, coğrafi konumunun sunduğu avantajları kullanarak, son yıllarda komşu ülkelerine yönelik ihracatını artırmayı başardı. Bu artış, hem ekonomik hem de stratejik açıdan büyük önem taşıyor. Özellikle Orta Doğu ve Balkanlar'daki ülkelerle yapılan ticaret, Türkiye'nin dış ticaret dengesi üzerinde olumlu etkiler yarattı. 2023 yılının ilk yarısında, komşu ülkelere gerçekleştirilen ihracatın yüzde 20 oranında arttığı belirlenirken, bu durum Türkiye'nin bölgesel ekonomik gücünü artırma çabasını göstermektedir.
Türkiye'nin ihracat alanında elde ettiği başarılar, özellikle Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından yapılan istatistiklerle ortaya koyuluyor. 2023 yılının ilk altı ayında, Suriye, Irak, İran ve Gürcistan gibi komşu ülkelerle olan ticaret hacmi önemli oranda büyüdü. Verilere göre, bu ülkelerden özellikle Irak, Türkiye'nin ihracatında en büyük paya sahip oldu. İnşaat malzemeleri, gıda ürünleri ve otomotiv sektörü, bu ülkelerin Türkiye’den en çok talep ettiği ürünler arasında yer almaktadır.
Özellikle enerji alanında yapılan iş birlikleri de, Türkiye'nin komşu ülkelerle olan ilişkilerini güçlendiriyor. Türkiye, enerji akışı sağlamak üzere komşu ülkelerle çeşitli projeler geliştiriyor ve bu projeler sayesinde hem ülkesel enerji ihtiyacını karşılama hem de ekonomik kazanımlar elde etme hedefliyor. Özellikle Gaziantep, Kilis ve Hatay gibi iller, sınır ticareti sayesinde büyük ekonomik kazançlar sağlıyor.
Türkiye'nin komşularına ihracatını artırması, sadece ekonomik nedenlerle sınırlı kalmıyor. Bu durum, aynı zamanda diplomatik ilişkilerin de güçlenmesine zemin hazırlıyor. Ekonomik ortaklıklar, Türkiye’nin bölgedeki siyasi ve sosyal ilişkilerini daha sağlam bir temele oturtma fırsatı sunuyor. Önümüzdeki yıllarda, Türk hükümetinin bu stratejisini daha da güçlendirmek için yeni adımlar atması bekleniyor. Özellikle ticaretin çeşitlendirilmesi, yeni pazarların araştırılması ve mevcut pazarların derinleştirilmesi hedefleniyor.
Ayrıca, Türkiye'nin komşu ülkeleriyle olan ticaretini artırmak için lojistik yatırımlarına da hız vermesi gerekiyor. Lojistik altyapısının geliştirilmesi, ülkeler arasındaki ticaretin daha da kolaylaşmasını sağlayacak ve zaman kaybını minimize edecektir. Karayolu, demiryolu ve deniz yolu taşımacılığında yapılacak iyileştirmeler, Türkiye’nin ihracat hedeflerini daha ulaşılabilir kılacaktır.
Tüm bu gelişmeler, Türkiye'nin komşularına yönelik ihracatını artırmakla kalmayıp, bölgesel kalkınmanın da önünü açacaktır. Bu bağlamda, Türkiye'nin hem ekonomik hem de stratejik hedeflerini hayata geçirebilmesi için komşu ülkeleriyle olan ilişkilerini sürekli olarak güçlendirmesi gerektiği anlaşılmakta. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da ihracatta büyüyerek, bölgedeki ticari gücünü artırmaya devam edecektir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin komşularına ihracatını artırma çabası, genişleyen bir ticaret ağı ve artan diplomatik ilişkilerle desteklenmektedir. Bu stratejik yaklaşım, Türkiye’nin bölgedeki ekonomik etkisini pekiştirmekle kalmayacak, aynı zamanda global ticaret dinamikleri içinde de daha güçlü bir konum elde etmesine yardımcı olacaktır.