Son dönemlerde şehir hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelen motokuryeler (motorlu kuryeler), hem sipariş teslimat hizmetleri hem de hızlı ulaşım sağlama konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, son zamanlarda gözlemlenen bir durum, bu kuryelerin özellikle üst geçitlerde yoğunlaşmasıyla birlikte trafikte ciddi sorunlar yaşanmasına sebep oldu. Sadece üst geçitler değil, aynı zamanda cadde ve sokaklarda da kuryelerin giderek artan varlığı, sürücülerin yaşamını zorlaştırmaya başladı. “Korna dahi çalıyorlar,” diyen sürücüler, bu durumun hem can güvenliğine hem de trafik akışına büyük zarar verdiğini belirtiyor.
Kent merkezlerinde hızla artan motokurye sayısı, özellikle yoğun saatlerde üst geçitlerde ve yayaların geçiş güzergahlarında büyük bir tehlike yaratıyor. Bu durum, hem yaya güvenliği açısından hem de sürücüler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Her yerde karşımıza çıkan motokuryeler, kırmızı ışıkta geçmekten tutun da yayaların önünde durmamak gibi alanlarda kuralları hiçe sayıyor. Birçok sürücü, bu tür davranışların yanı sıra üst geçitlerdeki yoğunluk nedeniyle sık sık trafikte zaman kaybı yaşadığını ve bu durumun herkes için tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini ifade ediyor.
İstanbul'da yaşayan Ali Ç., “Her gün üst geçidi kullandığımda motokuryelerin orada ne kadar yoğun olduğunu görüyorum. Hızlı bir şekilde geçmek istediklerinde, yayalara saygı göstermeden geçtiğini görmek insanı gerçekten endişelendiriyor,” diyor. Ali, motokuryelerin kurallarının yanı sıra ses kirliliği yarattığını belirtiyor. “Korna çalmaları artık sıradanlaştı. Sadece kendi hızlarını artırmak adına herkes için risk oluşturuyorlar,” diye ekliyor. Ayrıca, İstanbul’un yoğun trafiğine ek olarak, motokuryelerin belirli bir kural eksikliğinden faydalandığı açık bir gerçek. Motokurye kuryeleri, genellikle yoğun saatlerde üst geçitleri kullandıklarında, sürücülerle adeta bir kaçış yarışı içerisinde giriyorlar.
Yetkililer, bu tür olaylara karşı denetimlerin artırılacağını belirtiyor. Ancak, pek çok vatandaş bu denetimlerin yetersiz olduğunu ve kuryelerin üst geçitlerdeki faaliyetlerinin gözlemlenmesinin gerekliliğini vurguluyor. Sürücüler, genel olarak aynı zamanda yayaların da güvenliğini göz önünde bulundurarak, yetkililerin kazaları önlemek için daha fazla önlem almasını talep ediyor. Motorlu kuryeler, iş yükü ve süre baskısı nedeniyle hızlanmak zorunda kalınca, şehirlerimizdeki düzeni de tehlikeye atıyorlar.
Sonuç olarak, motokuryeler ulaşımın önemli bir parçası olarak kalmaya devam edecek ancak üst geçitlerin işgal altına alınması ve trafik kurallarına uyulmaması durumları göz önünde bulundurulduğunda, sürücülerin ve yayaların güvenliğini tehlikeye atmamaları için bu farkındalığın sağlanması şart. Yerel yönetimlerin ve trafik ekiplerinin, bu konuda etkili bir çalışma ve denetim mekanizması geliştirmesi büyük önem taşıyor. Şehirdeki trafikte düzenin sağlanabilmesi için herkesin üzerine düşeni yapması ve trafik kurallarına uyması gerektiği unutulmamalıdır.
